21 Aralık 2009 Pazartesi

HAYIROLA NERDEN ÇIKTI BU EKRAN DELİSİ ?

Ne zamandır, tembelliğin verdiği rehavetle ertelediğim blog sayfamı sonunda açabildim. Size daha havalı bir blog sayfası ile ulaşmayı tabii ki gönül isterdi. Fakat Photohop vb. programlar kullanmak gerektiği ve bunlarla yakından uzaktan bir ilgimin olmadığı bilinci ile elden gelen budur demekle kalıyorum.

Peki nerden çıktı bu "ekran delisi" saçmalığı... Sene 1987 5. yaş günümdü babam ben ve abim için
Atari almıştı. İşte bu TRT döneminde pek ilgilenmediğim kara kutu ile ilgilenmeme ilk sebepti. Artık hayatın güzelliklerinden mahrumiyet başlamıştı. Atari'nin yerini Commodore 64 izledi. Commodore 64 ama Kasetli, disket değil lütfen.:) Hey gidi hey... ona kafa ayarı vermek için adeta elektronikçi çırağı gibi olmuştum. Commodore64'ten sonra sırada ne mi vardı tabii ki Nintendo Gameboy. Artık japon veletler gibi okulda da ekran çılgınlığına devam ediyordum. Bu da yetmemişti zaman internet çağıydı ve özel televizyonlar da çoğalmaya başlamıştı. Önce Tolga abimizin meşur ettiği Koca burunlu Hugo'nun oyunları hayatıma girmiş, onu Thundercatler ve Ninja Kaplumbağalar derken diğerleri izlemişti. Ah! O Tolga abi; yılardır saçlarında bir tel beyaz çıkmayan, o Adem elmasını basketbol topu gibi bir aşağı bir yukarı sıçratan insan. Küçükken "Adam kendi oyununu mu çıkardı? acaba" derdim; o kadar çok Hugo'ya benziyordu ki. Neyse bu gelişim sürecinde kara kutuda izlediğim çizgi filmler yetmediğinde; evdeki Sony VHS,Betamaxlarda izlediğim çizgi film kasetleri ile günümü doldurmaya çalışıyordum. Bu da yetmedi mi arta kalan zamanımı Window NT 3.0 da Hugo, Pre Historic 2 oynayarak ya da Playstation adı ile oyun konsollu dünyasında çığır açan bir marka piyasaya sürüldü. Oyun piyasasında dönüm noktası olan ve insanı ekrana bağlamayı iyi bilen özellikle 80 jenerasyonunun DNA Kromozomlarına P VE S dizimi ile kendini işleyen pazarlama dehası (Sony'nin elde kalan Cdlerini kerizlere kakma planıyla başlayan akım) ortaya çıktı. Peki bu fenomen ne yarattı?. Pc Oyun sevenler ve PS (Playstation) çiler. PS peynir ekmek gibi satılırken Bill Gates durur mu?. Dünyadaki insanlara keseceği faturayı(Bill) hazırlamaya başlamıştı. Bill Gates'in ekmeğine yağ çalan Dünyayı Fiber optik ağlarla örmeye başlayan Küreselciler oldu. Bu sayede Bill Gates Windows işletim sistemine sahip bilgisayarlarını milyonlarca haneye kolaylıkla yerleştirdi.Peki hikayenin burasında ben nerdeyim tabiki de mantar gibi türeyen internet kafelerde Delta Force başta olmak üzere Carmegeddon vb. oyunları oynamaktayım, eeee... tabii MiRc, İcq da cabası. Aklıma gelmişken her cuma geleneksel olarak okuldan kaçtığımda 2,3 saatlik mesai ayırıp izlediğim filmleri ve Sinema endüstürisine kazandırdığım paraları unutmayalım.

Artık Lise de bitmişti. Lise bitmişti ama Playstation ve Windows'un benimle işi bitmemişti sanki. Playstation 5 senede bir , Windows da bana doğumgünü hediyesi gibi senede bir yeni sürümünü çıkarıyordu. Bu arada televizyon ve Hollywood film endüstirisine ayırdığım sürede artarak devam ediyordu.
Peki Üniversite de ne oldu? Orada sosyalleşme vaktimin çoğunu arkadaşlarla boş zamanları değerlendirmek için izlediğimiz cdler, dvdler( HOLLYWOOD'A DESTEĞE DEVAM) kapladı. Peki bilsayardan koptum mu? Hayır!. Arkadaş sitelerindeki yükseliş sayesinde; sosyalleşme "sanal" olarak ekran karşısında sürdü. İlk Laptop'ı aldığımda artık çevirmeli bağlantıdan da kurtulmus, ADSL'in tadını çıkarıyordum. Laptop için ıvır zıvır aldığım bir gündü; PSP yeni gelin gibi vitrinde bana bakıyordu. Artık hem internet hemde oyun bi aradaydı ne de olsa. Bu özellikleri de el kadar birşeye sığdırmışlardı.(Hem cam kenarı hem koridor misali). Psp'yi almıştım ama fark etmediğim bişey vardı; Sony Pazarlamada da teknolojide olduğu kadar gelişmişti artık UMD Diskler ve kopyası mümkün olmayan Cdlerle sömürüye devam ediyordu.
20 yıla yakın bir süredir teknolojinin yoğun baskısı ve ekran karşısında "What is Matrix? ulen..." şeklinde yaşayan bir kişinin durumunu merak edebilirsin. Merakını gidermek için;

Şu anda hali hazırda ruhsal ve fiziksel sağlığı yerinde, hayattan beklentileri ve sosyal hayatı ortalamanın üstünde olan bir kişi olarak hala "MONİTÖRE SIĞDIRILMIŞ HAYATIMI" ikame etmekteyim. İşte EKRAN DELİSİ benim...

PS:Benim de merak ettiğim birşey var. O da; "Acaba sen bu hikayenin neresindesin ?"

3 yorum:

Adsız dedi ki...

hepimiz ekran delisiyiz :)

selseli dedi ki...

super mario oynamadan bir çocukluk geçirmiş olduğuna inanmıyorum :)

DIŞ TİCARET UZMAN YETİŞTİRME PROGRAMI GRUBU dedi ki...

nereye bu gidiş edirtecek kadar güzel bir özeti

malesef arkadaşa kerhen de olsa
katılıyorum

eleştirsek de bizde akvaryum da ki
balık misali

mecburen ekran delisiyiz